İzmir Kaygı-Anksiyete Tedavisi

Kaygı bozukluğu bir diğer adıyla anksiyete, ruhsal bir rahatsızlıktır. Günlük hayat rutinleri içerisinde dozunda ve ara sıra olmak kaydıyla anksiyete yaşamak normal karşılanmaktadır. Yaşamın normal rutininde karşılaşılan olaylar nedeniyle endişe yaşamak ve bu durum nedeniyle psikolojik, fizyolojik reaksiyonlar göstermek doğaldır. Bu reaksiyonların kişinin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyecek boyutlarda yaşanması ve sık sık tekrar etmesi ruhsal dengenin kaybedildiğini düşündürmektedir.

İzmir kaygı-anksiyete tedavisi alanında profesyonel destek sunan Psikolog Doğan Tura anksiyetenin ve kaygı bozukluğunun tedavisinde olumlu sonuçlar elde etmektedir. Kişinin kendisinde veya bir yakınında kaygı-anksiyete bozukluğu belirtilerini gözlemlemesi bu alanda profesyonel desteğe yönelmek gerektiğini düşündürebilir.

Ruh sağlığının dengede olması kişinin;

Akademik alanda sergilediği başarısı
Sosyal yaşamda sağlıklı ilişkiler kurması ve yürütmesi
İş yaşamında verimli bir çalışma sergilemesi ve bu sayede başarı elde etmesi
Aile hayatını düzene sokması ve aile huzurunu sağlaması
Çift olarak yürüttüğü ilişkilerde huzurlu ve mutlu olması gibi konuların yerine getirilmesini sağlamaktadır.

Kaygı bozukluğu veya anksiyete kendi içerisinde;

Ayrılık anksiyetesi
Sosyal anksiyete bozukluğu
Genelleştirilmiş anksiyete
Spesifik fobiler gibi alt bölümlere ayrılmaktadır.

Kişinin anksiyete ve kaygı bozukluğu belirtileri göstermesi halinde vakit kaybetmeden alanında uzman bir hekim tarafından detaylı muayenesinin yapılması ve durum değerlendirmesinin ardından gerekli tedavinin başlatılması gerekmektedir.

Anksiyete Kimlerde Daha Sık Ortaya Çıkar?

Toplumlarda görülme oranı yaklaşık olarak %18 olarak belirtilen kaygı bozukluğu ve anksiyete, kadınlarda erkeklere oranla daha sık ortaya çıkmaktadır. Bunun yanında kişinin çocukluğunda aşırı korumacı bir aile tarafından büyütülmüş olması ve çevresinden sürekli olarak olumsuz tepkiler almış olması bu rahatsız edici durumun ortaya çıkmasını arttıran nedenler arasında yer alır.

Anksiyetenin nedenleri arasında; genetik yatkınlıklar, özellikle çocukluk döneminde yaşanmış olan ve atlatılamamış olan travmalar, çevresel faktörle, zor yaşam koşulları, bazı kronik hastalıklar, kullanılan ilaçların yan etkileri gibi durumlar dikkat çekmektedir. Bu durumların kişinin hayatını olumsuz yönde etkilemesi ve yaşanılan semptomların yoğunluğu kişiden kişiye değişkenlik gösterebileceği gibi tedavinin başarı sonuçları da yine kişiden kişiye değişkenlik göstermektedir.

Alanında uzman Psikolog Doğan Tura, anksiyete ve kaygı bozukluğu yaşayan ergenlerde ve yetişkinlerde teşhis ve tedavi konusunda uzman hizmet sunmaktadır. Anksiyete ve kaygı bozukluğunun çiftlere yansıması nedeniyle ortaya çıkan çift sorunlarında da yine uzman yaklaşımlar ile tedavi sürecini yöneten psikolog ile iletişime geçerek ruhsal dengenin yeniden kazanılması ve kazanılmış olan ruhsal dengenin korunması konusunda danışmanlık alabilirsiniz.

Anksiyete ve Kaygı Bozukluğunda Tanı Yöntemleri

Psikolojik rahatsızlıkların tanısı fiziksel rahatsızlıkların tanısına oranla çok daha detaylı ve zahmetli ölçütler kullanılarak konulmaktadır. Anksiyete ve kaygı bozukluğunda tanı yöntemi olarak psikologlar, fiziki muayene ve geçmiş öyküsünü kullanarak bazı laboratuvar testlerinden faydalanmaktadır. Yapılan laboratuvar testleri tek başına anksiyete ve kaygı bozukluğu tanısı için hiçbir zaman yeterli değildir.

Bireyin anksiyete ve kaygı bozukluğu açısından değerlendirilmesi ve tanı konulması için bu alanda uzman bir psikolog ile görüşme gerçekleştirmesi gerekmektedir. Psikolog tarafından uygulanan uygun terapiler ve testler neticesinde kişide anksiyete ve kaygı bozukluğu olup olmadığının tanısı konulmaktadır. Tanı konulmasının ardından psikolojik desteğin ve gerekli olması halinde medikal tedavinin vakit kaybetmeden başlatılması gerekmektedir.

Yaşamı olumsuz etkileyen ve hayat kalitesini düşüren ruhsal sorunların vakit kaybetmeden çözüme ulaştırılması gerekmektedir. Tanı almış anksiyete ve kaygı bozukluğunun tedavi edilmemesi durumunda daha büyük ruhsal sorunlara zemin hazırlayacağı unutulmamalıdır. Tedavi amacıyla tercih edilecek olan psikolog ve uzmanın alanında uzman olması tedavinin çok daha hızlı ve etkin sonuçlar ortaya koymasını sağlayacaktır.